KÜLTÜR VARLIKLARI VE MÜZELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

İzmir Efes Müze Müdürlüğü

EFES MÜZESİ MÜDÜRLÜĞÜ

İletişim bilgileri:

Adres: Atatürk Mahallesi, Uğur Mumcu Sevgi Yolu, Selçuk/İZMİR
Tel: 0 232 892 60 10-60 11
E-posta: efesmuzesi@kultur.gov.tr

Sorumlu olduğu il/ilçe:
İzmir/ Selçuk

Bağlı Birimleri:
Efes Müzesi
Efes Örenyeri
Ayasuluk- St Jean Örenyeri
Klaros Örenyeri






EFES MÜZESİ

Adres:
Atatürk Mahallesi, Uğur Mumcu Sevgi Yolu, Selçuk/İZMİR
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış): 08:00-19:00 / 08:30 -17:30


Efes Müzesi, eser grubunun büyük çoğunluğu Efes Antik Kenti kazılarından, St. Jean Kilisesi’nden, Belevi Mezar Anıtı’ndan ve yakın çevredeki diğer örenyerlerinden getirilen eserlerden oluşmaktadır. Müze, Efes ve Anadolu arkeolojisi için çok önemli eserleri ile zengin yerel bir arkeoloji müzesidir. Müzede sergilenen eserler M.Ö. 6000 yıldan başlayıp Kalkolitik, Neolitik, Bronz, Miken, Arkaik, Klasik, Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine kadar uzanır.
1929 yılında kazılarda bulunan ve çevreden toplanan eserlerin korunması amacıyla Selçuk’ta bir depo oluşturulmuştur. 1964 yılında bugünkü müzenin güney bölümünün inşası tamamlanarak depodaki eserler burada sergilenmeye başlamıştır. 1976 yılında kuzey bölüm inşa edilerek genişletilmiş, 2014 yılında ise yeni bir teşhir düzenlemesiyle müze bugünkü şeklini almıştır.
Müze, Bilgilendirme Salonu, Çeşme Buluntuları, Yamaç Evler Buluntuları, Sikkeler, Çağlar Boyu Efes, Orta Bahçe, Kybele Kültü, Artemis Tapınağı Buluntuları, Efes Artemisi ve İmparator Kültü olarak farklı konular ve buluntu gruplarına göre düzenlenmiştir. Müze bünyesinde belirli sürelerle çağdaş sanat eserlerinin sergilendiği ‘Hikmet Gürçay Sanat Galerisi’ bulunmaktadır.
Çeşme Buluntuları Salonu; Efes’te yer alan Laecanius Bassus, Pollio ve Traian Çeşmesi’ni süsleyen heykeller ile portreler sergilenmektedir. Yamaç Evler Buluntuları; Efes’te Yamaç Evler olarak adlandırılan, kentin yöneticilerinin, rahiplerinin, ekonomik geliri yüksek olan kişilerin yaşadığı yapı kompleksinde gerçekleştirilen kazılarda ele geçen küçük eserler, büstler, portreler ve heykeller bu salonda yer almaktadır. Sikkeler; kronolojik sıraya göre düzenlenmiş vitrinlerde, Efes sikkeleri ile İslami Dönem sikkeleri görülebilir. Çağlar Boyu Efes Salonu; Efes’in Prehistorik, Arkaik, Klasik, Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait buluntular dönemsel özelliklerine göre gruplandırılarak vitrinlerde sergilenmektedir. Orta Bahçe; sütun başlıkları, osthotekler, mezar stelleri, lahitler, heykeller ve oyun masaları yer almaktadır. Kybele Kültü; bu bölümde Panayır Dağı’nda yapılan kazılarda bulunan Kybele adak stelleri bulunmaktadır. Artemis Tapınağı Buluntuları; vitrinlerde tapınağın adak eşyalarını oluşturan buluntular sergilenmektedir. Efes Artemisi Salonu; büyük Artemis Heykeli ile Güzel Artemis Heykeli, sütunlarla düzenlenmiş bu salonda yer almaktadır. İmparator Kültü Salonu; Hadrian Tapınağı Frizi, Domitian Tapınağı ve Parth Anıtı’na ait kabartmalar, portreler ve büstler, Augustus ve Livia heykelleri, Domitian Sunağı ve Prokonsül Stephanos Heykeli bu salondadır. Hikmet Gürçay Sanat Galerisi; modern sanat eserlerinin sergilendiği bu salonda resim, heykel, fotoğraf gibi görsel sanatlara ait geçici sergiler düzenlenmektedir.

  • İzmir-Efes-EfesMüze01.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze02.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze03.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze04.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze05.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze06.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze07.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze08.jpg
  • İzmir-Efes-EfesMüze09.jpg

















EFES ÖRENYERİ

Adres:
Selçuk/İZMİR
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış): 08:00-19:00 / 08:30 -17:30


Antik Dönem’in en önemli merkezlerinden biri olan Efes, tarih öncesi dönemden başlayarak Helenistik, Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı dönemleri boyunca yerleşim görmüştür. 12 İon şehir devleti arasında yer alan ve önemli bir liman kenti olan Efes, Batı Anadolu’da kültürel ve ticari merkez olmuştur. Efes Antik Kenti’nin ilk kuruluşu M.Ö. 8000 yıllarına kadar inmektedir. Hititler Dönemi’nde kentin adı Apasas'tır. M.Ö. 1050 yıllarında Yunanistan'dan gelen göçmenlerin de yaşamaya başladığı Efes, M.Ö. 560 yılında Artemis Tapınağı çevresine taşınmıştır. Bugün gezilen Efes ise, Büyük İskender'in generallerinden Lysimakhos tarafından Bülbül Dağı ve Panayır Dağı arasındaki vadide, M.Ö. 300 yıllarında kurulmuştur. Helenistik ve Roma dönemlerinde en görkemli zamanlarını yaşayan Efes, Asya eyaletinin başkenti olarak 200.000 kişilik nüfusa sahipti. Efes, Bizans Dönemi’nde tekrar yer değiştirmiş ve ilk kez kurulduğu Selçuk'taki Ayasuluk Tepesi'ne gelmiştir.
Efes’te Helenistik ve Roma dönemlerine ait mimari yapıların çoğu korunmuştur. Kent, Helenistik Dönem’de dikdörtgen ızgara bir plana sahipti. Kenti çevreleyen sur duvarları M.Ö. 300 yılında Kral Lysimakhos döneminde yapılmıştır. Panayır Dağı ile Bülbül Dağı arasındaki hafif meyilli arazide, kazılarla açığa çıkarılmış, Efes’in çevresindeki sur duvarlarının doğu kapısı olan Magnesia Kapısı’nın kuzeyinde ise hamam/gymnasion yapısı olan Doğu Gymnasionu bulunmaktadır. Kentin yukarı girişinde Devlet Agorası Hamamları, kent meclisi toplantılarının yapıldığı Odeon, Efes’in belediye binası olan Prytaneion yer alır. Artemision ile Efes’i bağlayan dini törenlerin yapıldığı kutsal yolun bir parçası olan Dini Alay yolundan inildiğinde, İmparator Domitianus adına yaptırılmış olan tapınak yapısına ulaşılır. Domitian Meydanı olarak adlandırılan bu alanda şehrin ileri gelenlerini onurlandırmak için yaptırılan Pollio Çeşmesi ile Memnius Anıtı yer alır. Herakles Kapısı’ndan Celsus Kütüphanesi’ne doğru uzanan Kuretler Caddesi, her iki yanında kente hizmetleri bulunmuş kişileri onurlandıran heykellerin kaideleri ve sütunlarla süslemiştir. Kuretler Caddesi’ne cephe verir şekilde Traian Çeşmesi, Varius Hamamları, Hadrian Tapınağı, Latrina, Oktagon ve Heroon yer almaktadır. Kentin varlıklı kişilerine ait villalardan oluşan Yamaç Evler 1 ve 2 olarak adlandırılan yapı kompleksleri de teraslar haline Bülbül Dağı yamacında konumlandırılmıştır. Kuretler Caddesi’nin sonunda Celsus Kütüphanesi bulunur. Kütüphaneye bitişik olan Mazeus-Mithridates Kapısı, büyük bir ticaret merkezi ve pazar yeri olan Tetragonos Agora’ya geçiş sağlamaktadır. Yamaç Evler’den dik olarak uzanan Mermer Cadde’nin sonunda, Panayır Dağı yamacında, yaklaşık 25.000 kişilik Büyük Tiyatro bulunmaktadır. Tiyatrodan limana uzanan Arkadian Caddesi, şehrin girişi olan liman kapısına bağlanmaktadır. Bu güzergahta Tiyatro Gymnasionu ve Liman Hamamları yer almaktadır. Geç Antik Dönem’de yapılmış olan Meryem Kilisesi, kentin aşağı girişinde bulunmaktadır.
Anadolu’nun eski Ana Tanrıça (Kybele) geleneğine dayalı Artemis kültünün en büyük tapınağı da Efes’te yer alır. Bu tapınak dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilir. Efes’teki ilk arkeolojik kazılar British Museum adına J.T. Wood tarafından 1869 yılında başlamıştır. Wood’un ünlü Artemis Tapınağı’nı bulmaya yönelik bu çalışmalarına 1904 yılından sonra D.G. Hogarth devam etmiştir. Bugün de çalışmalarını sürdüren Avusturya Arkeoloji Enstitüsü’nün Efes’teki kazıları ilk olarak 1895 yılında Otto Benndorf tarafından başlatılmış, 1. ve 2. Dünya Savaşları sırasında kesintiye uğrayan çalışmaları 1954 yılından sonra aralıksız devam etmiştir. Efes’te Avusturya Arkeoloji Enstitüsü’nün çalışmalarının yanı sıra 1954 yılından itibaren Efes Müzesi de kazı, restorasyon ve düzenleme çalışmalarını sürdürmektedir.

  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri01.jpg
  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri02.jpg
  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri03.jpg
  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri04.jpg
  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri05.jpg
  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri06.jpg
  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri07.jpg
  • İzmir-Efes-EfesÖrenyeri08.jpg
















AYASULUK - ST.JEAN ÖRENYERİ

Adres:
Selçuk / İZMİR
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış): 08:00-19:00 / 08:30-17:30


Ayasuluk Tepesi’nin güney bölümündeki St. Jean Bazilikası, İsa’nın en sevdiği İncil yazarı havarisi adına inşa edilmiştir.  St. Jean (Aziz Yuhanna) için basit bir mezar anıtı yapılmış ve bu mezarın üzerine M.S. 5. yy’da ahşap çatılı bir bazilika inşa edilmiştir. M.S. 6. yy başındaki depremlerde kullanılamaz duruma gelen bu bazilikanın yerine İmparator Iustinianus ve karısı Theodora (527-565) tarafından haç planlı, üç nefli, altı kubbeli yeni bir bazilika yaptırılmıştır. Bazilikaya batı yanındaki büyük narteks kapısından girilir. Tabanı renkli mermerle kaplanmış olan bemanın merkezinde bulunan dört adet burma yivli küçük sütun kiboriona aittir. Bunun altındaki kriptada, eski kazılar sırasında üç mezar yapısı bulunmuştur. Bunlardan ortadaki mezarın St. Jean’a ait olduğu kabul edilmektedir. Bemayı çevreleyen sütunlar ve süslü arşitravlar Orta Bizans Dönemi’ne (10.-12. yy)  aittir.  Bunlar ve syntronon son yıllarda restore edilmiştir.
Hazine Dairesi (Skeuophylakion) ve Kilisecik (Şapel): Kilise transeptinin kuzeyindeki üzeri ahşap çatıyla örtülü, apsisli bölüm hazine dairesi ile beraber planlanmış ve inşa edilmiştir. Apsisli yapı daha sonra (M.S. 10.-11. yy’da) şapele dönüştürülmüştür. Şapelin yanında yer alan hazine dairesi, merkezi planlı ve kare şeklinde bir yapıdır. İçte, ortada dairesel merkezi kısım ve bunun çevresinde merkeze açılan bölümler ve köşe odaları vardır. Merkezi kısmın üzeri kubbe ile örtülü olup yan kısımlar iki katlı bir mimariye sahiptir. Yapının bilinen tek örneği İstanbul Ayasofya Kilisesi yanındaki dairesel planlı hazine dairesidir.
Vaftizhane: Kilisenin kuzey bölümünde yer alan vaftizhane, Anadolu’daki kompleks planlı iki vaftizhaneden biridir. Benzeri Side Piskoposluk Sarayı yakınında olan vaftizhanenin sekizgen planlı merkezi kısmı ile bunun çevresinde dolanan çevre koridoru ve bu koridora açılan üçgen planlı köşe odaları vardır. Merkezi kısmın doğu ve batısındaki apsisli salonlar vaftiz öncesi ve sonrası seremonileri için planlanmıştır. Vaftizhane ile bazilika arasındaki koridor kısmında görülen çeşme M.S. 6. yy’da yapılmıştır. Iustinien kilisesi yapıldıktan sonra vaftizhane aksındaki ana kapının kapatılması gerekince bu kapının yerine çok süslü mermer çeşme yapılmış ve vaftizhane kapısı daha batıya alınmıştır.
Atrium: Kilisenin batısında yer alır. Bu avlu alanının yaratılması için, çevredeki portiklerin bulunduğu bölümlerin altına bazı altyapılar inşa edilmiştir. Orta kısmı açık olan atriumun üç yanında sütunlu ve kemerli portikler vardır. Bu portiklerin dış kısmında, Bizans mimarisinde tek örnek olan gezinti yeri planlanmış ve yapılmıştır.
Atrium ile İsabey Cami Arasındaki Manastır: Atriumun batısında bu gün temelleri görünen üç nefli bir manastır bazilikası yer almaktadır.
Ayasuluk Kalesi: Ayasuluk Tepesi’nin en yüksek yerine inşa edilmiş olan iç kale Selçuk ilçesinin başına konulmuş bir taç gibidir. Görülen kale duvarları Selçuklu-Osmanlı dönemlerine aittir. İç kale sur duvarları 15 kule ile güçlendirilmiştir. İç kalenin biri batıda, diğeri doğuda olmak üzere iki girişi vardır. Kale içinde, kapıların yakınında tonoz örtüleri sağlam kalabilmiş beş adet sarnıç, merkezi kısmın güneyinde tek kubbeli ve minaresi kısmen sağlam kalabilmiş cami (Kale Cami), üstte, batıda Türkler dönemine ait kale hamamı ve beşik tonozla örtülü bir başka sarnıç bulunmaktadır. Son yapılan kazı ve araştırmalarda Türkler döneminde sarnıç haline getirilen tonozlu yapının aslında Bizans Dönemi’ne ait bir bazilikanın doğu (apsis) bölümü olduğu kesinlik kazanmıştır. Sarnıç haline getirilirken üstü tonozla kapatılmış ve orta kısmı bir sütun ve iki kemerle desteklenmiştir. Yağmur sularıyla beslenen sarnıç, yanındaki hamamın su gereksinimini karşılıyordu. Düzgün tuğla hatıllı taş duvarlar, yapı sarnıç haline getirilirken içten desteklenmiş ve güçlü bir kırmızı harçla sıvanmıştır. Yapının inşa edildiği kayalık platform tepenin en yüksek noktasıdır.

  • İzmir-Efes-AyasulukSt.Jean01.jpg
  • İzmir-Efes-AyasulukSt.Jean02.jpg
  • İzmir-Efes-AyasulukSt.Jean03.jpg
  • İzmir-Efes-AyasulukSt.Jean04.jpg
  • İzmir-Efes-AyasulukSt.Jean05.jpg













KLAROS ÖRENYERİ

Adres:
Menderes/İZMİR
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış): 08:30-19:00 / 08:30-17:30


Klaros Kutsal Alanı, Cumaovası’nın (Menderes) güneyinde, ovayı güneydeki Kuşadası Körfezi'ne bağlayan Ahmetbeyli Vadisi'nin (Ales) taban düzlüğünde yer alır. Klaros Kutsal Alanı’nın, kuzeydeki Kolophon’a (Değirmendere) uzaklığı 13 km, güneydeki ana kenti Notion’a (sahildeki Kolophon / Sahilevleri) uzaklığı ise 1.600 m’dir. M.Ö. 13. yy sonunda kuruluşundan, M.S. 4. yy ’da terk edilişine kadar bir “Bilicilik Merkezi” olarak işlev yapmış olan Klaros’daki Apollon Tapınağı Ionia’da inşa edilmiş olan tek Dor tapınağıdır. Tapınak, M.Ö 3. yy başında inşa edilmeye başlamıştır. M.Ö 2. yy sonlarında, tapınağın krepisi, pronaosu, naosu ve anıtsal kült heykellerinin (Leto, Apollon ve Artemis) tamamlanmış olduğu bilinmektedir. Apollon Tapınağı’nın doğusunda Hellenistik Apollon sunağı bulunmaktadır. Sunakta ele geçen parçalardan anlaşıldığına göre, sunağın üstündeki iki adet kurban masasından biri Apollon’a, diğeri Dionysos’a adanmıştı.  
Apollon Klarios Kutsal Alanı,  antik dönemde olduğu gibi, bugün de, Anadolu ve dünya arkeolojisinde önemli bir yere sahiptir. Öncelikle, antik yazarların sıklıkla söz ettikleri Hekatomb (yüz adet hayvan bağlama bloğu) bir kutsal alanda bulunmuş dünyadaki tek eserdir. Ayrıca Klaros, anıtsal boyutta (8 m yüksekliğinde) kült heykellerin (Apollon, Artemis ve Leto) bulunduğu ender kutsal alanlardan biri konumundadır. Diğer bir özelliği ise, tapınağın krepisi (Apollon Klarios Tapınağı’nın basamakları) dahi yazıtlı olan tek kutsal alandır.
Klaros Kutsal Alanı’nda tamamı Klaros’dan bulunmuş olan pek çok heykelin bire bir mulajları alınarak “Arkeopark” oluşturulmuştur. Ayrıca Hellenistik Dönem Apollon Klarios Tapınağı ile sunağının gerçeğe uygun şekilde, ölçekli bir maketi de sergilenmektedir.

  • İzmir-Efes-Klaros01.jpg
  • İzmir-Efes-Klaros02.jpg
  • İzmir-Efes-Klaros03.jpg
  • İzmir-Efes-Klaros04.jpg
  • İzmir-Efes-Klaros05.jpg