ERZURUM MÜZE MÜDÜRLÜĞÜ
İletişim bilgileri:
Adres: Yenişehir Cad. Muratpaşa Mah. No:27 Yakutiye / Erzurum
Tel: (0442) 233 04 14
Faks: (0422) 233 04 15
E-Posta: erzurummuzesi@ktb.gov.tr
Sorumlu olduğu il/ilçe: Erzurum
Bağlı Birimleri: Erzurum Arkeoloji Müzesi
Erzurum Atatürk Evi Müzesi
Erzurum Türk-İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi
Erzurum Kalesi
ERZURUM ARKEOLOJİ MÜZESİ
İletişim bilgileri:
Adres: Yenişehir Cad. Muratpaşa Mah. No:27 Yakutiye/Erzurum
Tel: (0442) 233 04 14
Faks: (0422) 233 04 15
E-Posta: erzurummuzesi@ktb.gov.tr
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış): Müze şu an ziyaret kapalıdır. Yeni müze binası tamamlandıktan sonra, ziyarete açılacaktır.
Erzurum ve çevre illerden getirilen birçok eserin sergilendiği müze, ilk olarak 1944 yılında Yakutiye Medresesi’nde faaliyete geçmiştir. 1947 yılında Çifte Minareli Medreseye taşınan müze, 1968 yılında yeni yapılan binasına taşınarak hizmet vermeye devam etmiştir. 1994 yılında ise Yakutiye Medresesi Türk-İslam Eserleri ve Etnografya Müzesinin açılmasıyla birlikte yeni yapılan müze binası Arkeoloji Müzesine dönüştürülmüştür.
Erzurum Arkeoloji Müzesi, 6000 m2’lik alan üzerine, bodrum kat üzerine iki katlı olarak inşa edilmiştir. Günümüzde ise, mevcut bina kentin arkeolojik potansiyelini yansıtmakta yetersiz kaldığı için, modern müze anlayışına uygun yeni bir binanın yapımına başlanmıştır.
Müze salonlarında, bölgede yaşamış toplumların kültürel gelişimi, üretimi, yaşam tarzı, sanatı, dini inançları ve gelenekleri gibi birçok konuda ziyaretçilere bilgi sunan eserler teşhir edilmektedir. Kronolojik sıralamayla; tabiat tarihiyle ilgili fosil ve taş aletler, Erken Tunç Çağı (Karaz Kültürü) eserleri, II. bin Transkafkas boyalıları, Urartu Dönemi eserleri ile Roma ve Hellenistik Döneme ait eserler sergilenmektedir.
ERZURUM ATATÜRK EVİ MÜZESİ
İletişim bilgileri:
Adres: Yukarı Mumcu Mah Çaykara Cad. Yakutiye / Erzurum
Tel: (0442) 234 20 37
Müze Ziyaret Saatleri:Yaz Dönemi: 08:00 / 21:00
Kış Dönemi: 08:00 / 17:00
Erzurum Atatürk Evi’nin kesin yapım tarihi bilinmemekle birlikte, XIX. yy. sonunda yaptırıldığı tahmin edilmektedir. 1915 – 1916 yıllarında 9 ay kadar kısa bir süre Alman Konsolosluğu olarak kullanılan yapı, 12 Mart 1918 tarihinde Erzurum’un kurtuluşundan sonra, Erzurum Valiliği’nin ikametgahı olarak işlev görmüştür. Vali Mahir Akkaya 3 Temmuz 1919 tarihine kadar burada oturmuş, O’nun Erzurum’dan ayrılması ile de konak boşaltılmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk, kongre için gelmiş olduğu Erzurum’da 9 Temmuz 1919 – 29 Ağustos 1919 tarihleri arasında, Hüseyin Rauf Bey ve arkadaşları ile birlikte bu konakta kalmışlardır. Erzurum Kongresi çalışmalarını 52 gün boyunca burada sürdürmeleri ile konak, tarihi hüviyetini ve Cumhuriyet Tarihimizdeki önemini bir kez daha kanıtlamıştır. Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum’dan ayrılması üzerine ev yine Vali Konağı olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Cumhuriyetin ilanından sonra 13 Eylül 1924 günü, Belediye Başkanı Nazif Bey tarafından Erzurumlu bir kuyumcuya yaptırılan altın anahtar ve evin tapusu, şehir adına Mustafa Kemal Paşa’ya armağan edilmiştir.
1930 – 34 yılları arasında Erzurum Kolordu Kumandanlarının ikametine verilen konak, Atatürk’ün ölümü üzerine kız kardeşi Makbule Boysan Hanım’a intikal etmiş ve tapu kayıtlarından elde edilen bilgiye göre, onun da ölümünden sonra isteği üzerine 12 Ekim 1944 tarihinde Çocuk Esirgeme Kurumu’na devredilmiştir. Bu kurum tarafından 1980 yılına kadar kullanılan bina 8 Mayıs 1984 tarihinde Sağlık Bakanlığı tarafından Kültür Bakanlığı’na devredilmiştir.
Bodrum kat üzerine zemin ve birinci kat ile çatı katından oluşan bina onarılarak 3 Ekim 1984 tarihinde Erzurum Müze Müdürlüğüne bağlı “Atatürk Evi Müzesi” olarak ziyarete açılmıştır.
Binanın giriş katında Kâzım Karabekir, Rauf Dinç ve Kazım Yurdalan’a ait belgeler, fotoğraflar, giysiler ve eşyalar sergilenmektedir. Yine aynı katta, Anadolu’dan yayınlanan Türk Gazetesi Envari Şarkiye’nin, Milli Mücadele Dönemi’nin unutulmaz gazetesi Albayrak’ın ve Erzurum Kongre bildirilerinin basıldığı matbaa makinesinin teşhir edildiği oda yer almaktadır.
Müzenin birinci katında ise, Erzurum Kongresi üyelerinin fotoğrafları ve biyografileri yer almaktadır. Buradan çalışma odası ile kabul salonuna ve yatak odasına geçilmektedir.
3 Ekim 1984 tarihinde “Atatürk Evi Müzesi” olarak ziyarete açılan konakta yaşanan önemli olaylardan bazıları ise şunlardır:
1. 9 Temmuz – 29 Ağustos 1919 tarihleri arasında Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarının bu konakta 52 gün boyunca çalışarak Milli Mücadelenin temellerini atmaları,
2. 8 – 9 Temmuz 1919 tarihlerinde Mustafa Kemal Paşa’nın çok sevdiği askerlikten istifa etmesi ve sivil hayata bu konakta başlaması,
3. Mustafa Kemal Paşa’nın nüfus kaydının Selanik’ten Erzurum’a alınması,
4. Mustafa Kemal Paşa’nın Meclis-i Mebusan seçimlerinde Erzurum’dan aday gösterilmesi ve ilk defa milletvekili seçilmesi,
5. Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum Delegesi ve Kongre Başkanı olması,
6. Mustafa Kemal Paşa’nın Sivas Kongresi’ne katılacak olan Heyet – i Temsiliye’ye Başkan olması,
7. Mustafa Kemal Paşa’nın daha Erzurum Kongresi çalışmaları esnasında bu konakta M. Müfit Kansu’ya tutturduğu not defterine “Zaferden sonra hükümet şeklimiz Cumhuriyet olacaktır.” diyerek yapacağı diğer inkılaplardan bahsetmesi.
ERZURUM TÜRK-İSLAM ESERLERİ VE ETNOGRAFYA MÜZESİ
İletişim bilgileri:
Adres: Karaköse Mahallesi Cumhuriyet Cad. Yakutiye / Erzurum
Tel: (0442) 235 19 64
Müze Ziyaret Saatleri: Yaz Dönemi : 08:00 / 21:00
Kış Dönemi : 08:00 / 17:00
Erzurum Türk-İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak işlev gören Yakutiye Medresesi, taç kapısında bulunan kitabeye göre, İlhanlı hükümdarı Sultan Olcayto döneminde Gazan Han ve Bolugan Hatun adına Cemalettin Hoca Yakut Gazani tarafından Hicrî 710 (Miladi 1310) yılında yaptırılmıştır.
Yapı dikdörtgen planlı, üç eyvanlı, kapalı avlulu ve tek katlıdır. Ancak yapı dört eyvanlı plan şemasına göre yapılmıştır. Yapının girişi iki katlı olarak düzenlenmiştir. Medresenin güney eyvanı mescit olarak planlanmış ve bu eyvanın her iki duvarına mermer vakfiye kitabesi yerleştirilmiştir. Doğu eyvanın bitiminde ise türbe yer almaktadır. Türbede mezar bulunmamaktadır.
Medresenin en gösterişli cephesi, taç kapının da bulunduğu batı cephesidir. Batı cephesinin köşelerdeki biri şerefeye kadar, diğeri kaideye kadar yıkılan minarelerin üzeri konik külahla kapatılmıştır. Medresenin taç kapısı bitkisel, geometrik, figüratif ve yazı kuşaklarıyla bezenmiştir. Taç kapının her iki yüzünde, silme kemerler içerisinde, altta ajurlu bir küre ve üst kısmında hayat ağacı ve hayat ağacı altında birbirine bakar vaziyette verilmiş pars figürleri ve en üstte çift başlı kartal kabartmalı pano bulunmaktadır. Medrese’nin dışa taşkın taç kapısı ve iki köşesindeki minareleriyle kurulan denge, yapının bütününde de cepheye karşılık kümbet yerleştirilerek sağlanmıştır.
İlhanlılar Dönemi’nde, geleneksel Selçuklu mimari tarzında yapılmış olan Yakutiye Medresesi, cephesindeki ve hücre kapılarındaki süslemeler ile minaresindeki çini süslemeleriyle yapıldığı dönemdeki sanatın yetkinliğini göstermesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Medresenin yakın tarihlere kadar etrafı kışla olarak kullanılmış ve medrese sonradan yapılmış yapılarla çevrilmiştir. 1970’li ve 1980’li yıllarda etrafı yıkılarak yapının ortaya çıkması sağlanmış ve çevre düzenlemesi yapılmıştır. 1984 yılından 1994 yılına kadar onarımları sürdürülen Medrese, Erzurum Müze Müdürlüğü bağlı birimi olarak 29 Ekim 1994 tarihinde Türk – İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak ziyarete açılmıştır.
Yakutiye Medresesi içerisinde, bölgenin kültür ve sanat özelliklerini geçmişten günümüze taşıyan kadın takı ve giysileri, erkek takı ve aksesuarları, kemerler, bakır eserler, silahlar, mühürler ve sikkeler gibi etnografik nitelikteki eserler anıtsal yapı ile uyum içinde sergilenmektedir.
ERZURUM KALESİ
İletişim bilgileri:
Adres: Mirza Mehmet Mahallesi Yakutiye / Erzurum
Tel: (0442) 213 73 57
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış):Yaz Dönemi: 08:00 / 19:30
Kış Dönemi: 08:00 / 17:00
Antik dönemde, Karadeniz kıyılarını güneye, güneydoğuya; Anadolu’yu da İpek Yolu vasıtasıyla Orta Asya ve Uzak Doğu’ya bağlayan güzergah üzerinde bulunan Erzurum Kalesi’nde ilk yerleşimin M.Ö. 2. bine kadar uzandığı düşünülmektedir. Ancak, M.S. 415-420 yılları arasında Roma İmparatorluğu’nun garnizon şehri olduğu yıllarda mimari forma bürünmüştür.
Şehrin ortasındaki yükselti üzerinde yer alan Erzurum Kalesi; savunmaya en elverişli, iki yönü (kuzey ve doğu) daha dik, diğer iki yönü (güney ve batı) daha az eğimli alana yerleştirilmiş İç Kale ile şehrin sokak, cadde ve mahallelerini içine alan Dış Kale’den oluşmaktadır.
“Kale Mescidi” ve “Tepsi Minaresi”yle Erzurum Kalesi, kenti simgeleyen yapıların başında gelmektedir. İç Kale’deki önemli mimari elemanlardan biri olan “Tepsi Minare”, Kesik Kule ya da Saat Kulesi adıyla bilinmekte ve sekizgen taş kaide üzerinde kalın, silindirik tuğla gövdelidir. Söz konusu yapının, bir gözetleme kulesi olabileceği gibi, hemen yakınındaki Kale Mescidi’nin minaresi olarak inşa edilmiş olabileceği de kabul edilmektedir.
İç Kale’de yer alan ve Erzurum’daki en eski Türk devri yapısı olarak bilinen “Kale Mescidi” ise, 12. yüzyıl başlarına tarihlenen bir Saltuklu eseridir. Mescid-türbe arası ilginç bir mimari özelliğe sahip olan ve kuzey-güney ekseninde yerleştirilmiş dikdörtgen planlı Mescidin, yanındaki “Tepsi Minare” ile birlikte yaptırıldığı tahmin edilmektedir.
Kalenin güney cephesinde ise sivri kemerli kitabeli bir çeşme bulunmaktadır.
Erzurum Kalesi’nde 2000 yılından itibaren belli aralıklarla devam eden bilimsel kazılar ile değişik mekanlar, seramik ve küçük buluntu grupları açığa çıkarılmaktadır.